Belki inanmayacaksınız ama, Merih’in yaptığı Bozkurt işaretini bağırıp çağırıp, bizi hazırlık maçında 6-1 yenen Avusturya’ya olan eziklik duygusunu atamamanın eziklik psikolojisini aşamamış bir halde, aynı ezikliği hisseden çimlere çökmüş Avusturyalı futbolculara el hareketi çekmekle meşgul olduğumdan göremedim.
Fotoğrafları görünce, inanın montaj dedim; millet sosyal medyada şakır şakır yayınlayınca inanır gibi oldum. Ne zaman Merih TV’ye çıkıp, “Ne mutlu Türküm” deyip yaptığı Bozkurt’u anlattı, “Aha, dedim!” Sonrası da malumunuz, TV haberlerin başlıca konusu oldu! Kendimce gerekli, sizce gereksiz bilgiyi size aktardığım bu giriş bilgisinden sonra, devam edeyim:
Sonrasında, bir gün önce Alman Bild Gazetesi’nde yayınlanan “Merih’e iki maç ceza verilecek” cezası gerçek olunca bizim mağdur edebiyatı, kınamalar başladı.
Ben, kıyamıyorum ve UEFA’yı destekliyorum!
Merih’in attığı özellikle ikinci golü, sadece Avusturya’ya attığını düşünüyorduk da, sonradan anlaşıldı ki biz Bozkurt İşaretinin Türklük sembolü olduğunu anlatıyoruz da tarihini, Atatürk’ü tanımayan doğrular ve karşısındaki insanı kendi beynindekilerden ibaret zannedip bizi kafalarında kategorize edenlere, anlatamadıklarımızı anlatarak Merih, golü akılları sıra Stalin kafası algısını bize şırıngalamaya çalışanlara da attı!
Türklük kavramını devlet algısına kısıtlamaya, kilitlemeye çalışılan 85 milyonluk Türkiyelilik kavramı algısı yerleştirmeye çalışırken bal börek olup, bizi koca Dünya’daki 400 milyonluk Türk Dünyası ile birleştirdi.
Türk Dünyası’ndaki TV’lerde bile konu oldu; Ünlü Tarihçi Murat Bardakçı, İlber Ortaylı bir tarafa, “Atatürk” kitabını yazan hızlı solcu Mesut Özdil bile kalktı uzun uzadıya açıklama yaptı.
Önce Merih’in kafası ve o öpülesi güzel elleri, sonra UEFA cezası, “Tarihimiz, neymiş, Atatürk neymiş” dedirtti.
Merih, kendi damarındaki tarihi bilmezlere; Bozkurt görünce parti yaftası koyanlara da attı!
2019 yılında Bozkurt işaretini yasakladı. Siz, eğer Avusturya’da Bozkurt işareti yaparsanız ceza yersiniz!
Kendi kafasına göre başka ülkelerin sembolüne ceza uygulamayan, Türk’ün sembolüne ceza uygulayan “Yerim len sizin cezanızı!” der gibi Avusturya’ya, Avusturya hukukuna da attı!
Merih, bu hareketi yaparken UEFA’dan ceza yiyeceği az da çokta olsa aklına gelmedi mi?
Bence geldi, “Avusturya filelerine takmışım kafayı, niye takayım Türk düşmanı UEFA kafasını” diye UEFA’ya da attı!
Gerek objektif bakarak, gerekse kendi milli takımına güvenmeyip tomar tomar parayı, büyük çoğunluk olan Avusturya kazanır diye kumara para basanlara attı!
Sorarım size;
Hoşnutluğumu anlatmaya terbiyemin yetmediği kalbim hariç yerlerinde hissettiğimi yaşayıp dururken;
Türklük algısına daha fazla devam etmemiz için ceza kesip Türklük ve Bozkurt bilgisi tekrarının devamını sağlayacak olan UEFA’ya ceza kesti diye niye kızayım!
Hal böyleyken Merih’in attığı gol hatırındayken, kendi haçlı zihniyeti Türk Birliği korkusu ile kısıtlanmış beynine de gol atmışken niye UEFA’ya kızayım!
Bazı ulusal TV’ler dahil TV’lerin, yazarların, yorumcuların, basın açıklamalarına gülüyorum, hele hele UEFA kızıp, Türkiye’ye formasında horozun tepesine kısa süre binmekten başka bir meziyeti olmayan horozla Kurdun karşılaştırmasına fena bozuluyorum.
Horoz söylesen de anlamaz da; biz horoz gibi münasebet esnasında kısa münasebet kuranlara; “Hiç Playboy okumadın mı lan” deriz!
Bir defa horoz ile tavuğun işleri bitince ikisi de “hadi eyvallah” der!
Horozun dişisi yumurtasını yediğini, yakalayıp kesip tüylerini yolup yediğin tavuktur, tavuk!
Üstelik, horozu da tavuğu da keser yersin!
Kurdun dişisi Asena öyle mi ya; Asena, bir defa erkeğinin yanında ulumayacak kadar terbiyeli, kavgaya karışmayıp, erkeğin şahdamarından yara almasın diye boğazını koruyacak kadar fedakâr ve erkeğini korumacıdır.
Fransa, horoz, tavuk deyince aklıma ne geleni anlatmadan şu kısa bilgiyi vereyim; Fransızca’da “gentleman” diye yazılan, Türkçe’ye de yerleşmiş “centilmen” diye okunan, kibar nazik anlamına gelen bir kelime vardır; Bozkurt asildir ama centilmen değildir.
Adamın biri, çiftliğine ziyarete gelen arkadaşını gezdirirken kümesin önüne gelmişler; arkadaşı bir bakmış kümeste bir tavuk dokuz horoz görünce şaşırıp, sebebini sormuş;
Adam düşünmeden cevap vermiş! “Sen bunların hepsinin horoz göründüğüne bakma, bunların hepsi horoz değil, sadece biri horoz diğerleri centilmen”
“Fransa’nın formasındaki horoz ne tür bir horoz?”
Bana yakışır yakışmaz umurumda değil de; yaşıma yakışmayacağından “benim babam senin babanı döver” çocuksu tartışmasına hiç mi hiç girmek istemiyorum!
Bir Bozkurt işaretiyle neler oldu neler! Ben asıl neyi merak ediyorum; Merih, gol attıktan hemen sonra maçın oynandığı Leipzig’in dağlarına çıkıp Bozkurt bulup sırtlayıp daha gol sevinci bitmeden gecikmeden stada tekrardan gelse, işaretini değil de “Ahhhhaaaa” deyip Bozkurt’un kendini gösterse ne olurdu gerçekten çok merak ediyorum!
Gelelim; tarihte, hiçbir zaman şaşmayan, yanılmayan akşam ki Hollanda maç tahminime;
Bilmiyorum!
İnanın, çok ta umurumda da değil!
Neden mi?
Milli takım sporlarının esas amacı ülke tanıtımı içindir.
Biz özellikle son maçta ülkemizin değil; koskoca milletimizin, tarihimizin, Atatürk’ün tanıtımını içerideki ve dışarıdaki bilgisizlere, biz yazarların yıllarca yapamadığımızı, yıllarca unutulmayacak şekilde beyinlerde yeterince tanıttık, öğrettik!
Gönlüm Türk’ten yana da; “bizimkiler yeterince fazlasıyla yaptı” diyor, “Olay olan yendiğimiz Avusturya maçının iki ay önceki 6-1 yenildiğimiz maçta yediğimiz golden daha fazla gol yesek te; bir tane atalım ki; reji, Bozkurt gösteren seyircileri mecburen de olsa gösterecek; biz de böylece tanıtımımıza tanıtım katalım; kendi tarihindeki en temel bilgileri bilmezlere, bilmezliğe gelenlerin beyinlerine atanda; gösterende bir bilgi golü daha atmamıza vesile olsun yeter!” diye de ekliyorum!
Sağlık, huzur, saygıyla kalın!